Fotoğraf Üzerine
Işıkla yazı yazmak, yüz yılı aşkın bir süredir insanların ilgisini çeken bir deneyim olmuştur. Anı dondurmak, geçen zamanla birlikte yitip giden insanların, mekânların, belki bir gökyüzünün hikâyesini ölümsüzleştirmek, fotoğrafı diğer alanlardan ayırır. Çekilen her karenin evrenselleşmesi ya da insanın kişisel arşivinde kalıyor olması bu gerçeği değiştirmez. Deklanşöre basıldığı anda, insanın iç dünyasında oluşan haz ve sonrasında çekilen fotoğrafa her bakıldığında hissedilen farklı duygular, belki de fotoğrafa yüklenen anlamlar, bizlere dünyanın katlanabilir tarafını mümkün kılar.
İnsan, birçok farklı alanda olduğu gibi fotoğraf alanında da mükemmeli ve kusursuzu arar. Bu kusursuzluğu yakalayabilmek ise fotoğrafın yolculuğunu keşfetmek, kompozisyon kurallarını öğrenmek, ışığı doğru kullanabilmek ve doğru kadrajı yakalayabilme beceresini elde etmek ile mümkün olacaktır. Şahit olunan güzel bir anın en doğru ya da en iyi şekilde kaydedilmesi için ilk adım “bakmayı öğrenmek”tir. Bu yolculukta fotoğrafa ilgi duyan insanların kat etmiş olduğu yol, hiç şüphesiz ilham vericidir. Her şeyin şaşırtıcı bir şekilde hızla yok olduğu bu çağda zaman, kendi yaşanmışlıklarınızla çıktığınız bu yolculuk, sadece size ait bir kadrajla, özgün fotoğraflar çekebildiğinizde yavaşlayacaktır. Tarihe not bırakmak, farklı bakış açıları kazanmak için, bu yolculuğa çıkmak elbette ki muhteşem bir deneyim yaşamanızı sağlayacaktır.
Reşide Babuçcu